18 Şubat 2010 Perşembe

Kahve Kreması (Ve Süt Tozu)

   Sevgili Rumma ve birkaç arkadaş daha uzun süre önce kahve kremasının içeriğinin güvenilir olup olmadığını sormuşlardı. Ben de o zaman evde kahve kreması bulamayıp kahve kremasını da içeren 3'ü bir arada neskafenin içeriğini taslaklara kaydetmiştim. 
   Şimdi bu içerik üzerinden kahve kreması ve dolayısıyla kahve kreması içeren 3'ü bir arada kahvelerin; bunun yanında süt tozu ve süt tozu içeren ürünlerin, içerdikleri katkı maddelerinin menşe'leri yönünden güvenilir olup olmadıklarını inceleyelim.
   
   Nescafe 3'ü bir arada ürününün içindekiler listesi:
"İçindekiler: Şeker, kahve beyazlatıcısı (%27) (glukoz şurubu, hidrojenize bitkisel yağ, asitliği düzenleyiciler (dipotasyum fosfat, sodyum polifosfat, trisodyum sitrat, pentasodyum trifosfat), sodyum kazeinat (süt proteini), emülgatör (yağ asitlerinin mono ve digliseritlerinin mono ve diasetil tartarik asit esterleri, yağ asitlerinin mono ve digliseritleri), topaklanmayı önleyici (sodyum alüminyum silikat), doğala özdeş süt aromaları, tuz), çözünebilir kahve, tuz. (eser miktarda badem, fındık, gluten, soya, yumurta) Ürünlerimizin hiçbir çeşidinde domuz yağı ve katkıları yoktur."
   
   Öncelikle şuna değinmek isterim ki bu ürünün üzerindeki gibi "domuz yağı ve katkıları yoktur" ibarelerinin yeterli olmadığını, beni ikna etmediğini daha önce "Hazır çorbalar ve Monosodyum glutamat" yazısında açıklamıştım.
   Bu içeriğe bakınca ise kahve kremasını tüketmemem için koyu renkle işaretlediğim iki madde gözüme çarpıyor. 
   İlki daha önce hakkında çok kez yazdığımız margarin yani hidrojene bitkisel yağ. Bir ürünü tüketmemem için içeriğinde bunların bulunması yeterli. Tabiki kaynağı emin bir şekilde gerekli yerlerde belgeleriyle açıklanıp belirtilmedikçe. Bu bilgilendirmeyi beklemek ise ülkemizde şu an için çok uzak. 
   Bundan dolayı, bir ürünü güvenerek kullanabilmemiz için Helâl sertifikası almış olması bizim tüketim kolaylığımız için çok lüzumludur. Her fırsatta hatırlatmaya çalıştığım gibi; siz de güvenerek tüketmek istediğiniz markalara şu an ülkemizdeki tek helâl sertifikalandırma kurumu olan GİMDES'ten sertifika alması konusunda baskı yapmalısınız. Telefon, e-mail veya bloglarımız gibi her türlü yolla onlara bu çağrıda bulunmaktan çekinmemeliyiz. Alo Gıda Hattı 174 yazımızda da belirttiğimiz gibi bu hattı da gerekli bilgileri almak için kullanabiliriz.
   İçerikteki emülgatörlere gelecek olursak; gördüğümüz gibi emülgatörler yağların kimyasal işlemlere tabi tutulup esterlerinin ya da asidlerinin oluşturulmasıyla elde edilmiş. Bu yağların menşe'leri de etikette belirtilmediği için bu ürün ve bu tür emülgatörleri içeren diğer hazır ürünler de benim için "şüpheli" konumunda.
   
   Şimdi bu yazının üzerine, diğer bazı yazılarımda olduğu gibi şu soruların geleceğini tahmin ediyorum: "Peki Ülker'in ürünü olan Cafe Crown'da da bunlar var mı, ona güvenebilir miyiz?"
   Sevgili arkadaşlarım, ben marka ayırt etmeksizin ürünlerinde verdikleri bilgiler üzerinden yazılarımı yazıyorum ve kendi hayatımda da bu şekilde uyguluyorum. Bize kim sağlıklı veya sağlıksız bilgi veriyorsa onları sizinle paylaşmaya çalışıyorum. İçeriğinin sağlam olduğuna kani olduğum bir markayla ilgili olarak yazdığımda da o markanın reklamını yapma çabam olmuyor çünkü bu işten bir menfaatim yok. Lütfen bunları düşünerek yazdıklarımı değerlendiriniz. 
   Ayrıca, neden örneğin Eti'nin üzerinde de aynı ibareler yer alırken Eti'ye önyargıyla yaklaşıp Ülker'i kanatlarımızın altına alıyoruz bunu da anlamış değilim. Ülker bilgi olarak bize Eti veya diğer çoğu markadan farklı hangi bilgiyi güvenceyi veriyor ki bu kadar güveniyoruz? Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, ben bir firmanın sahibinin dış görünümüne bakarak onun ürününü tüketip tüketmeyeceğime karar veremem. O insanın itikadını hanginiz biliyor, ürününü satmak için reklam yapmadığına hanginizin garantisi var ?
   Benim "reklam yapmak" olarak düşünülüyorsa bu şekilde arkasında durduğum sizlere de sık sık bahsettiğim yan sütunda da linkini verdiğim tek bir firma var o da "Afia Gıda". Web sitesini ziyaret edip helâl sertifikalarını gördükten sonra bu güvenimin nereden kaynaklandığını görebilirsiniz.
   Velhasıl kelâm ister Ülker olsun ister Nestle, bilgilendirmeleri beni tatmin etmedikçe üstte yazdıklarımıza benzer içeriklere sahip olan hiçbir ürünü tüketmiyorum. Bana güvenilir olup olmadığını soran arkadaşlarıma da bu açıklamalardan sonra hüküm vermeyip kendi tasarruflarına bıraktığımı bildirmek istiyorum. Çünkü burada bir "aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık" durumu var. Kesin bilgi elimde olmadığı için herşeye şüpheli olarak yaklaşabiliyorum ve sizinle de sadece bu yaklaşımlarımı paylaşabilirim. Eğer yetersiz bilgiyle kalkıp bu markayı veya ürünü tüketmeyin dersem herkese açık olan bu yazılarım mahkemelik olma yolunu bana açabilir. Yani karar sizin :)
   
   Süt tozu konusunda ise dünya üzerinde özellikle geçtiğimiz 1-2 senede ne skandallar yaşandığını duymayan kalmamıştır diye düşünüyorum. Bebek mamalarına katılan süt tozu içeriklerinden ötürü birçok bebek kaybedildi veya sakatlıklara maruz kaldı. Şu anda da bu durumun ne kadar düzeltildiğini bilemiyoruz. Bunun dışında süt tozu yine kaynağı belirtilmemiş şekilde "yağ asidi, yağ asidi esterleri" vb gibi yağlardan elde edilen emülgatörler içerdikçe benim için dini duyarlılık noktasında güvenilir değildir.
   
   Bir sonraki yazımda hangi kahveleri tükettiğimi ve Afia Gıda'nın Malezya'dan helâl sertifikalı kahvelerinden bahsedeceğim.
   Sağlıklı, keyifli kalın...

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails