1 Kasım 2009 Pazar

Gıda Dosyası

  Üniversiteye başladığımdan beri sağlık ve sağlıklı yaşama dair araştırmalar hayatımın bir parçası oldu. 2 seneyi geçkin bir süredir de özellikle gıdalar ve gıdalardaki katkı maddeleri ile ilgili yoğun araştırmalar yapıyorum. Bizim mutfaklarımıza güvenerek soktuğumuz markaların bile aslında yüzde yüz güvenilir olmadığını farketmemle beraber kendime büyük bir kısıtlama getirdim ve ambalajlanmış hiçbir şey yememe kararı aldım. 2 senedir de bu şekilde hiçbir hazır gıda tüketmedim. Daha sonra araştırarak güvenilir olabileceğini saptadığım sadece birkaç tür yiyeceği yenebilir listeme dahil ettim. Bu konularla ilgilenen arkadaşlar için bunları zamanla paylaşacağım.
  
 " Katkı maddesi deyince, normalde gıdanın besleyici unsurlarından olmadıkları halde, gıda üretiminde teknolojik işlemlere yardımcı olma, bozulmayı önleme, dayanıklılığı arttırma, besleyici değeri muhafaza etme, renk, görünüş ve lezzet gibi duyusal özellikleri düzeltme ve koruma gibi değişik amaçlarla besinlere katılan maddeler akla gelir. Bu tür maddeler çok eski zamanlardan beri kullanılmaktadır. Eski insanlar gıdalarını tütsüleyerek, sirke ile, yanmış kükürtle, salamura yapmak suretiyle korumaya çalışmışlardır. Bazen gıdalarını böcek kabuklarını ezerek elde ettikleri kırmızı boya (günümüzdeki ismi cochineal) ile bazen safran gibi bitkisel renk vericilerle renklendirmişler, ayrıca jelatin veya arap zamkı(sakızı) gibi maddelerle de kıvamlandırmışlardır. 
  Zaman içinde katkı maddelerinin sayıları çok artmış fakat kullanım amaçları sınırlı kalmıştır. Bu maddelerin bazıları tabii maddelerdir (hayvani veya bitkisel menşeli), bazıları ise sentetiktir yani suni olarak üretilerek elde edilir. Bu maddelerin kullanılabilir olması için bir çözücü ortam içerisinde dağılması gerekmektedir. Ve bunların her birinin çözücü ortamları da değişik olabilir. Bazı maddeler suda kolayca eriyebilirken, bazı maddeleri çözmek sadece alkol ile mümkün olur. Günlük hayatımızda farkında olarak veya olmayarak yüzlerce çeşidini tükettiğimiz bu maddelerin elbette bir kısım yararları söz konusudur. Ancak bazılarının insan sağlığı ve inanç yönünden risk taşıdığı bilinmektedir. İçtiğimiz kaynak suyunun bile insan sağlığı açısından sorgulandığı günümüzde bu konu üzerinde önemle durmak gerekmektedir."
Prof. Dr. Hasan Doğruyol'un Gıdalardaki Katkı Maddeleri Ve Zararları (Nobel Tıp Kitabevi) kitabından alıntıladığım bu bölümde genel olarak katkı maddelerine bir bakış getirdikten sonra, gıda gruplarını ayrı ayrı inceleyerek taşıdıkları riskleri ele alacağım.
Aynı kitapta dikkatinizi çekeceğine inandığım çok önemli bir bilgi zikrediliyor: Katkı maddelerinin kullanımı dünya ölçeğinde yıllık 200.000 tona ulaşmış, ve kişi başına tüketim yılda yaklaşık 5-6 kilogrammış! Laboratuvarda karşılaştığım emülgatör olarak kullanılan birçok maddenin görünüşleri asla yenilebilir veya yenebilen birşeye katılabilir gibi değildi,  hatta birçoğunun kokusu bile saniyeler içinde midenizi bulandırabilirdi. Üstelik bu maddelerin çoğu allerjik, toksik-zehirli, teratojen-anne karnındaki bebeğin gelişimini bozucu-, ve karsinojen-kanserojen etkilere sahiptir. Bu maddelerden yılda 6 kilogram yediğinizi düşünebiliyor musunuz?!
  Bu girişten sonra belirlediğim bazı gıdalar üzerinde katkıları incelemeye çalışacağım. Bunlar arasında peynirler, yağlar, yoğurtlar var. Sizin merak ettikleriniz varsa ayrıca araştırıp yeni bir başlıkta inceleyeceğim.
Bunların dışında, katkı maddelerinin kalp-damar sistemi üzerindeki etkileri, çocuk hiperaktivitesi, kanserojenlik ve geni değiştirilerek üretilen maddelere de değineceğim. Lütfen sorularınızla katkıda bulunmaktan çekinmeyin.
Sağlıklı günler dilerim...

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails